Bugünün ekonomisinde şirketler hergün yeni bir zorlukla karşı karşıya kalmaktadır. Küreselleşen pazarda gitgide artan rekabet, daralan şirket kaynakları, gelişen pazarlar, teknolojideki hızlı değişimler ve yetenekli elemanları şirketinize almak ve elinizde tutma gerekliliği bu zorluklardan yalnızca birkaç tanesidir. Ayrıca, şirketlerin, şartlar nasıl olursa olsun, kısa dönemde bazı sonuçlar alması gereklidir. Aydan aya gerçekleşmesi gererken artışların baskısı bunaltıcı olabilir.
Geçmişte şirketler eğitimi bir yatırımdan çok gerekli bir harcama olarak görürdü. Eğitimi daha etkili kılarak masrafı azaltmanın gerekliliği vurgulanırdı. Günümüzde ise şirketler eğitimi yukarıda sözünü ettiğimiz zorluklara karşı bir yatırım olarak görmeye başlamışlardır. Şirket çalışanlarının bilgileri ve becerileri artık şirketin mali varlıkları kadar önemli görülmektedir. Günümüzde bilgi de bir ‘mal’ olarak algılanmaktadır. Bu değişikliğin sonucu olarak da, örgün eğitime yapılan yıllık harcamanın sadece ABD’de gösterdiği artış yaklaşık 60 milyar doları bulmuştur. Finansmanda ortaya çıkan bu artışla beraber bu giderlerin gerekliliğini göstermeye ve eğitimin şirkete somut faydalar sağlayacağını ortaya koymaya duyulan ihtiyaç artmıştır. Eğitimin değerini finansal açıdan göstermenin bir yolu eğitim programlarınızın yatırım getirisini ölçmektir.
Yatırım getirisi, masrafları azaltmaktan çok farklıdır. Masrafların azaltılması harcamalarda kesinti yapmak anlamına gelir. Yatırım getirisi ise yatırımınızın size dönme oranı veya yüzdesidir. Yatırım getirisini artırmanın ve masrafları azaltmanı bir yolu teknoloji temelli eğitimdir (yani e-öğrenmedir).
E-Öğrenme ile ilgili çeşitli önemli iddialar vardır.
E-Öğrenme Öğrenmeden Elde Edilen Faydaları Azaltmadan Size Zaman Kazandırır
Kırktan fazla bağımsız çalışma incelenmiş ve Teknoloji Temelli Eğitimin (TBT) geleneksel eğitim yöntemlerine kıyasla zamandan % 35-45 oranında tasarruf edilmesini sağladığını ve bilgi kazanımı ve transferinde de eski yöntemlerle eşit veya daha iyi sonuçlar verdiğini belirlemiştir. ) TBT’nin zaman kazandırmasının yanı sıra öğrenme üzerinde hiçbir olumsuz etkisi olmadığını tesbit etmiştir.
E-Öğrenme Seyahat Masraflarını En Aza İndirir
Amerikan şirketleri yıllardır eğitim masraflarının büyük bir kısmını seyahat ve eğlence masraflarının oluşturduğunun farkındadır. Şirketlerin küreselleşmesi çalışanların taşınma ve barınma masraflarının daha da artmasına neden olmuştur. Ancak bu masrafları azaltmak için hâlâ umut vardır. Birçok çalışma e-öğrenmenin, eğitimle ilgili seyahat ve eğlence masraflarını en az % 50 oranında azalttığını ortaya koymuştur.
E-Öğrenme İşten Uzak Geçirilen Zamanı En Aza İndirir
Yukarıda belirtildiği gibi, hem Fletcher (1990) hem de Hall (1997) yaptıkları örnek incelemelerinde bilgisayar-temelli eğitimin zamandan önemli oranda tasarruf edilmesini sağladığını belirlemiştir. Aslında, eğitim zamanının kısalmasıyla eğitim döneminde ödenen maaşlar azalmış ve fırsat masraflarındaki tasarruflarla yatırım getirisi önemli oranda artmıştır.
E-Öğrenmenin Masrafı Azdır
Çeşitli çalışmalar, çoklu ortam (multimedia) üzerinden yürütülen eğitimi geliştirmeye yönelik masrafın geleneksel sınıf düzeninde verilen eğitimden çok daha fazla olduğunu ortaya koymuştur
E-Öğrenme Coğrafi Olarak Birbirinden Uzakta Bulunan Çalışanların İhtiyaçlarını Karşılar
E-öğrenme esnektir. Hızı kişiye göre ayarlanabilir ve istenilen yerde istenilen zamanda gerçekleştirilebilir. Ayrıca dünyanın farklı bölgelerinde bulunan çalışanları eğitmek için de idealdir. E- öğrenmede, özellikle de web temelli içerik, kolayca değiştirilebilir. Bu nedenle, çeviri için kolayca uyarlanabilir ve farklı kültürlere ve dillere göre içeriği değiştirilebilir.
E-Öğrenme Verilen Eğitimin Daha Tutarlı Olmasını Sağlar
E-öğrenme modüllerinde geleneksel sınıfiçi eğitime kıyasla %40 oranında daha az değişiklik olduğunu belirlemiştir.
E-Öğrenme Daha Kişiye Özel Hale Getirilmiş Bir Eğitim Olanağı Sunar
Araştırmalar, e-öğretimin düzgün biçimde kullanıldığı durumlarda daha kişiye özgü hale getirilmiş bir eğitime olanak tanıdığını belirlemiştir. (Adams, 1992). Öğrenciler sınıfın içeriğiyle ilgili bilgisayar temelli ön testleri yaparlar böylece öğrencilere sadece ihtiyaçları olan konularla ilgili eğitimler ve malzemeler sunulur. Ayrıca eğitim öğrencinin öğrenme hızına göre biçimlendirilebilir. Öğrencilere eğitim malzemeleri verilir ve eğitim boyunca kavramları tam olarak öğrenip öğrenmediklerini anlama için testler uygulanabilir. Eğer öğrencileir kavramı anladıklarını gösterirlerse, onlara öğrenmeleri için yeni bir kavram sunulur. Eğer anladıklarını gösteremezlerse, kavrama tam olarak hakim olana kadar aynı kavram üzerini çalışmaya devam ederler.
E-Öğrenme Geleneksel Eğitim Yöntemlerine Kıyasla Daha Yüksek Bir Öğrenme Oranı Sağlar
Gün geçtikçe daha fazla sayıda çalışma e-öğrenmeyle geleneksel sınıfiçi eğitimi arasında önemli farklar olduğunu ortaya koymaktadır. Fletcher (1990) ve Wright (1993), e-öğrenmenin geleneksel sınıfiçi eğitimden daha iyi sonuçlar verdiğini bildirmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder